Ergonomi

Ergonomi Nedir

Ergonomi Nedir

Ergonomi, işle ilgili sağlık sorunlarının yok edilebilmesi, iş verimin yükseltilebilmesi için iş ortamı tasarımının nasıl olacağını ve çalışana nasıl uyumlaştırılacağını amaçlar. Başka bir ifade ile, çalışanın işe değil işin çalışana uydurulması hedeflenir. Örneğin, çalışanın evraklara, dosyalara vs. ulaşmak için gereksiz yere uzanmasını önlemek amacı ile çalışma masasının yüksekliğinin ve genişliğinin çalışanın ihtiyacına göre tasarlanması gerekir.

Ergonomi, yaşam kalitesini arttırmakla birlikte, kişilerin yaşamının kendilerine elverişli hale getirilmesini amaçlar.

Ergonomi Nedir?

Ergonomi kısa tanımı ile “Hayatın insanileştirilmesi (insancıllaştırılması)”, “insan kullanımı için tasarım”, “çalışma ve yaşam koşullarının insanla uyumlu hale getirilmesi”, “insanla ilgili şeylerin tasarımında bilginin uygulanması” veya “işyeri ve bütün elemanlarının çalışanla uyumu” gibi ifadeler, günümüze kadar ergonomiyi nitelemek için hazırlanan tanımların en kısaları olarak verilebilir.

Ergonominin Yaklaşımı

Ergonominin amaç ve yaklaşımının gerekli yönlerini birleştiren ayrıntılı bir tanım için Chapanis`den şu tanım verilebilir. Ergonomi, üretken, güvenli, rahat ve etkili insan kullanımı için, insan davranış, yetenek, sınır ve diğer özellikleri hakkındaki bilgileri ortaya çıkarır ve araç, makine, sistem, iş ve çevrelerin tasarımına uygular. Bu bilim dalı, sistem yaklaşımını benimseyerek, onu insan ve makine arasındaki ilişkiye uygular.

Ofis, ergonomi ve çalışma yeri düzenlemeleri ile çalışanlar için havalandırma sistemleri uygulamalarına büyük önem verilmelidir.

Ergonominin Doğuşu

İkinci Dünya Savaşına kadar, insanların teknolojik sistemlerin ortaya çıkardığı taleplere uyum sağlayabileceği dolaylı olarak kabul edilmiştir. Hem teknolojik sistemler daha çok montaj ve üretimle alakalı olduğu için, hem de otomasyon düzeyi ve elektronik kullanımı sınırlı olduğundan, pratikteki tecrübe de bu kabullenmeyi desteklemiştir. Ancak, savaş yıllarında askeri teçhizatın hızlı teknik gelişimi bu tecrübenin revizyonunu gerektirmiştir. Çalışanları işlere uydurmak için seçme ve eğitme, savaş sırasında işi çalışana uyduracak tasarım yaklaşımını eklemiştir. Zira insan yetenekleri fazla önemsenmeden yapılan harp silah ve araçlarının kullanılması, önemli sayıda insan hayatına mal olmuştur.

Bu, daha çok makinelerin artan hızının ve karmaşıklığının bir sonucudur. Zira savaş yıllarında makineler insanın uyum yeteneğini aşmıştır. Teknolojik sistemlerin değişme hızı o kadar fazla olmuştur ki, normal bir insan artık onu takip edemez hale gelmiştir

Ergonomi Tanımı Nasıl Doğdu

Teknolojik gelişmeler uzun zaman askeri dünya ile sınırlı kalmayıp, süratli bir şekilde sivil uygulamalara da yayılmıştır. Bu, insandan beklenenlere bir değişiklik getirmiştir. İş, daha çok üretimden, ağırlıklı olarak kontrol ve yönetime, yani işlerin nasıl yapılması gerektiğini düşünüp planlamaya doğru kaymıştır. Önemli olan girdi artık enerji veya malzeme değil, bilgi olmuştur. İş, doğrudan işleme katılmaktan çok, bir işlemin kontrolü, hatta zamanla diğer makineleri kontrol eden makinelerin kontrolü olacak şekilde değişmiştir. Bu şekilde, normal işlemlerden birçok adım atılmıştır.

İnsanların makinelerin kontrolünü üslendiği bu tip yeni durumlar ise, başka problemleri doğurmuştur. Dahası, iş çevresinde talep arttıkça, insanların ısı, ışık, basınç, ses, titreşim, gürültü, hız açısından nelere ve ne kadar dayanabileceği önemli hale gelmiştir. Kısacası, makinelerin ve işlemlerin tasarımında, insan sınırları ve yeteneklerine uyacak iş çevrelerine artan bir ihtiyaç oluşmuştur.

Bunun sonucu “geliştirilecek her türlü araç ve gerecin tasarımında insan faktörünün dikkate alınması”nın gereği üzerinde durulmuş ve savaş sonrası Avrupa`da “Oxford Medical Research Unit” ile “Applied Psychology Unit” ve Amerika`da “Dayton Aeromedical Laboratory Psychology Branch” gibi çeşitli araştırma enstitüleri kurulmuştur

Temelde iş-insan ilişkilerinin bilimsel platformda değerlendirilmesini hedefleyen Ergonomi alanında yapılan çalışmaların dağınık oluşundan kaynaklanan sorunların giderilmesi amacıyla, 1949 yılında anatomi, fizyoloji, psikoloji, mühendislik bilimleri gibi disiplinlerde tanınmış uzmanların katılımıyla Ergonomi konusunda Oxford`da bir toplantı düzenlenmiş, bu toplantıda Yunancada iş anlamına gelen “ergo” ile yasalar anlamına gelen “nomos” kelimelerinden üretilen Ergonomi sözcüğü kabul edilmiş ve örgütlenme kararı alınmıştır. Bu konudaki problemler daha önceleri de fark edilmiş olmakla birlikte, özellikle bunlarla (iş-insan ilişkisi) ilgilenen akademik bir disiplin olmamıştır. Bu amaçla İngiltere`de kurulan "ERGONOMİ" Araştırma Konseyi” (Ergonomics Research Council), 1961`de IEA adını alarak günümüzde de çalışmalarını devam ettirmektedir.

Yirminci asrın ortalarında makine ve kontrol tasarımı, işyerindeki yerleşim durumu, sıra ve banklar, el aletleri modelleri, ağır yükleri elle taşıma vb. konularında yoğunlaşan ergonomi araştırmaları, ilerleyen yıllarla beraber gürültü, titreşim, aydınlatma ve sıcaklık gibi iş hijyeni ile ilgili konular üzerindeki araştırmalara da kaymıştır.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir